Küçük Ritüeller
Günümün akışını değiştiren şey bir mucize değil. Bir alışkanlık ya da bir sistem de değil. Bazı anlarda, sadece küçük bir ritüel. Gösterişsiz, sessiz; kimseye anlatma ihtiyacı duymadığım. Sabah sessizliğinde pembe kuvars küremi avucuma almak mesela. Onu “bir şey olsun” diye değil, sadece o anda, orada olmak için tutmak. Çayın iyileştiren ritmi. Kaynamasını beklemek, ilk yudumu acele etmeden almak. Atlas’la yavaş yürüyüşler. Bir yere yetişmeden, bir şeyi çözmeye çalışmadan. Bu küçük anlar büyük iddialar taşımıyor. Ama beni hayatta tutuyor. Çünkü hayat, neticede hedeflerle, listelerle, daha fazlasıyla değil; durabilmekle, fark edebilmekle, kendinle temas edebilmekle akıyor. Bugün bir ritüelin olsun. Küçük olsun, gösterişsiz olsun ama senin olsun. Elunara’dan küçük bir hatırlatma…