İlhamlanmak
İstanbul’da yaşarken işten çıkıp Beşiktaş trafiğine
dalardım. Özel matematik dersi alıyordum ALES için. Hafta sonları da
Galatasaray’ın hızlandırılmış YDS kursuna gidiyordum. Hiç boş günüm yoktu yani.
Hafta sonu kursum bitince, İngilizce ile işim bitmedi. Konuşma pratiğini canlı
tutabilmek ve bilgilerimi unutmamak için İngilizce dersi almaya devam ettim.
Neyse ki Beşiktaş’taydı kurs, matematik dersinden çıkınca kursa geçiyordum.
Yorucu bir tempoydu benim için. Bugünlerde, o tempoyu anımsıyorum sıkça. O zamanlar,
bu yorucu tempodan bir verim alabilmiştim. Şimdi, o verimi alır mıyım
bilmiyorum ama, belirsizlik duygusu beni çok yoruyor. Üretme kaygımı artırıyor.
Eh, doğal olarak, üretemiyorum. İşini iyi yapmak için çaba göster, okuyup
yazmaya çalış, bu kadar işte bu hayat. Kendi yoluna bak. Neden kendi hayatımıza
bakmak yerine başkalarının hayatına bakarız ki? Komşunun tavuğunun bize kaz
göründüğü bilgisine sahip olmamıza rağmen, bu bilgiyi içselleştiremediğimiz
için mi?
Konudan saptım, özür diliyorum. Özel matematik dersi
almaya ilk başta sıcak bakmamıştım. Hem asgari ücretle çalışırken bir de buna
para yetiştirme düşüncesi beni geriyordu, hem de ders matematikti yani. Manevi
annemin tavsiyesi olduğu için hiç istemesem de dikkate aldım. Şimdi geriye
dönüp bakıyorum da, iyi ki dinlemişim onu. Matematiği sevdim Osman Hoca
sayesinde. Sadece Boun mezunu olması da değildi onu iyi yapan, kişilik olarak
da çok iyi bir Hoca kendisi, halen sevgiyle anımsarım Hoca’yı. Üstelik, 3 soru
çözüp 2’sini yanlış yapan bir insan tipiyken 12 soru çözmüştüm sınavda. 10 neti
geçmek, kişisel olarak önemli bir adım benim için. Bu yüzden, aşamadığım
korkulardan birisi olan YDS için destek almaya karar verdim burada da. Ve,
Osman Hocam gibi, çok sevdiğim ve birlikte verimli bir çalışma ortaya
koyabildiğim bir Hoca buldum. Onunla çalışarak, köprüyü geçme noktasındaki
puanımı, yeni bir köprü inşa edebileceğim noktaya taşıyabileceğimi umuyorum.
Bugün drama kursundan çıktım. Eve geldim, Hocamı
beklerken hazırlık yaptım kelime çalışması ile. Verimli, verimli olduğu için de
güzel bir gün. Drama Hocam ile konuşurken ‘İlhamlandım’ şeklinde kendimce bir
kavram kullandım. Yazımı okumak için bekleyeceğini söyleyince, inanın mutlu
oldum. Bir süredir hissedemiyordum bu duygunun kendisini. O yüzden, başladığım
yazıyı bitirecek enerjiyi bulmama gerek kalmadı, enerji kendiliğinden geldi. Kendime
tutundum. Kendimi hatırladım. İyi yönlerimi tekrar hatırladım. Kötü yönlerimi
tekrar hatırladım. Güvensizliğimi tekrar gördüm. Kendime ve insanlara. Kendime
tutunma becerimi gördüm tekrar. Anlar, sadece anlar. Kendime tutunamadığım
anları yaşadıktan sonra, kendime tutunmayı tekrar hatırladığım anları yaşamak,
güzel.
Toparlama cümleleri. Katıldığım kurslarda yeni
insanlarla tanışmak, farklı bilgiler öğrenmek bana iyi geliyor. Nihan Kaya
okuması yaptığımız Instagram grubunda gerçekleştirdiğimiz zengin ve besleyici
sohbetler bana iyi geliyor. Grupta da kullandığım “Fildişi Baloncuk” kavramım
üzerine konuşalım sizinle bir gün. Grupta paylaştığım görüşlerim hakkında olumlu
sözler söylenmesi ve konuşmada yeni patikalar açması beni mutlu ediyor. Anladım
ki, bana iyi gelen, genellikle pohpohlanmak ile karıştırılan desteklenme ve
destekleme. Yani, okumak ve yazmak, düşünmek, üretmek, ürettiğini paylaşmak,
böylece beslenmek ve beslemek. Üretmenin hazzı. İnsanlara dokunabilmenin hazzı.
Okuma grubundan arkadaşım ile ‘Kurtlarla Koşan
Kadınlar’ üzerine konuşurken kullandığım bir ifade ile sizlere teşekkür etmek
ve hoşça kalın demek istiyorum: Kendi içimde göç etmemin bir parçasını okuduğunuz
için teşekkür ederim.
Yorumlar
Yorum Gönder